Ücret Kesintisi Olmadan İzin Mümkün mü?
| Mazeret | İzin Süresi | Açıklama |
|---|---|---|
| Evlilik | 3 gün | İşçinin kendisinin evlenmesi durumunda kullanılır. |
| Evlat edinme | 3 gün | Kadın veya erkek işçinin evlat edinmesi halinde geçerlidir. |
| Yakın Ölümü | 3 gün | Ana, baba, eş, kardeş veya çocuğun vefatı halinde kullanılır. |
| Eşin Doğum Yapması | 5 gün | Eşin doğum yapması durumunda verilir. |
| Engelli/Süreğen Hastalıklı Çocuğa Refakat | 10 gün | En az %70 engelli veya süreğen hastalığı olan çocuğun tedavisinde, raporla belgeleyerek, ebeveynlerden biri tarafından 1 yıl içinde bölümler hâlinde veya toplu kullanılır. |
| Süt İzni (4857 Sayılı Kanun Madde 74) | Günlük 1,5 saat | 1 yaşından küçük çocuğunu emziren kadın işçilere, günlük çalışma süresinden sayılan süt izni hakkı tanınır. |
İş hukuku, yalnızca üretim ilişkilerini düzenlemekle kalmaz; aynı zamanda çalışanların kişisel, ailesel ve sosyal yaşamlarına duyarlılık gösteren bir güvenlik alanı da sunar. Bu kapsamda, 4857 sayılı İş Kanunu, çalışanın bazı özel durumlarında işe gelmemesine rağmen ücret kaybı yaşamamasını sağlayan ücretli mazeret izni hakkını tanımıştır. Ücretli mazeret izni, işçinin belirli olaylar karşısında, iş sözleşmesi feshedilmeden ve maaşında herhangi bir kesinti yapılmaksızın kullanabileceği yasal izin türüdür.
Evlilik, eşin doğum yapması, evlat edinme, birinci derece yakının vefatı veya engelli/süreğen hastalıklı çocuğa refakat gibi durumlar, ücretli mazeret izninin kapsamına girer. Bunun dışında kadın çalışanlara, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 74. maddesi uyarınca, bir yaşından küçük çocuğunu emzirebilmesi için günlük 1,5 saat süt izni hakkı da tanınmıştır. Tüm bu izin türleri, çalışanın talebine ve yaşanan olayın belgelendirilmesine dayalı olarak yasal zeminde güvence altına alınmıştır.
Ancak burada önemli bir noktaya dikkat çekmek gerekir: Ücretli mazeret izinleri işverenin inisiyatifine bağlı değildir, fakat bu durum işverenin süreçten tamamen bağımsız olduğu anlamına gelmez. İşçi, mazeret izni kullanmak istediğinde, yaşadığı durumu belge ile ispat etmekle yükümlüdür. Örneğin evlilik cüzdanı, ölüm belgesi, doğum raporu veya refakat gerektiren hastalık raporu gibi resmi belgelerle başvuruda bulunması gerekir. İşveren, bu belgelerin sunulmasının ardından ücretli mazeret iznini tanımak ve izin süresini puantaj sistemine yansıtmakla hukuken yükümlüdür. Yani izin otomatik olarak tanımlanmaz; belgeye dayalı başvuru sonrası işverenin bu hakkı uygulamaya geçirmesi zorunludur.
Ücretli mazeret izinlerinin karakteristik özelliği, belirli olaylara bağlı ve süresi sınırlı olmasıdır. Bu nedenle kullanılmayan mazeret izinleri bir sonraki döneme devretmez, ücrete çevrilemez ve yıllık izne eklenemez. Örneğin, eşinin doğum yapması durumunda beş gün ücretli izin hakkı olan bir çalışan, bu izni kullanmazsa, sonradan ücret talebinde bulunamaz. Nitekim Yargıtay da bu konuda net bir tutum sergilemiş, ücretli mazeret izinlerinin sadece kullanılması halinde hak doğuracağını ve aksi takdirde ücret talebinin mümkün olmadığını çeşitli kararlarında açıkça vurgulamıştır.
Bir diğer önemli ayrım, bu izinlerin “iş günü” değil, doğrudan “gün” olarak düzenlenmiş olmasıdır. Dolayısıyla, izin süresi hesaplanırken hafta sonları veya tatil günleri dışlanmaz; takvim gününe göre sayım yapılır. Örneğin üç günlük evlilik izni alan bir çalışanın izni cuma günü başlıyorsa, hafta sonu da bu üç günün içine dahil edilir. Bu sürelerin çalışma gününe göre yeniden yorumlaması hukuken geçersizdir.
Yorumlar
Yorum Gönder